PR, Public Relations’ın kısaltılması ile iki kelimeden oluşan bir terimdir. Public Relations‘ın (PR) Türkçesi ise “Halkla İlişkiler“dir.
PR, (Halkla İlişkiler) görüş ve davranışları etkileyerek, kurum kimliği üzerine bir anlayış yaratan ve algılamaya sahip çıkan bir ilişkiler silsilesi olarak tanımlanabilir.
PR, (Halkla İlişkiler) çalışmalarının amacı; itibarı korumak, desteklemek, artırmak ve düşünce, davranış biçimlerine etki edebilmektir.
Halkla İlişkiler, davranışlarımızın, söylediklerimizin ve başkalarının hakkımızda söylediklerinin sonuçları ile, yani “itibar – tanınma” ile ilgili bir uzmanlık alanıdır.
Halkla İlişkiler faaliyetleri, bir organizasyon ile hedef kitlesi arasındaki iletişimi sağlamak amacıyla yapılan, önceden planlanmış çalışmalar bütünüdür. Burada organizasyon; özel bir firma, kamu kurumu, sivil toplum örgütü ya da bir kişi de olabilir.
Reklam sektöründe çoğunlukla göz önünde olan yaratıcılık ve yaratıcılardır. Birbirinden renkli, çok konuşulan reklam filmleri, gazetelerde, dergilerde ve açıkhava panolarındaki çarpıcı ilanlar temsil ettikleri markaların yöneticileri ve yaratıcı reklam ajanslarıyla anılırlar.
Oysa o reklamların hedef kitlesine uygun, doğru mecralara zamanında girebilmesi, ilgili rezervasyonların, anlaşmaların, çeşitli uygulamaların, medya araçlarına ödemelerin yapılması gibi birçok medyaya ait iktisadi iş süreci, hep medya planlama ve satın alma uzmanlarının stratejik ve analitik düşünme ve davranma becerileriyle gerçekleşir.
Ülkemizde 1990’lı yıllara kadar ve dünyada da 1980’li yıllara kadar medya planlama ve satın alma, reklam ajanslarının bünyesinde yapılırken, hızlı bir değişimle artık çoğunlukla bu süreç dışarıdan bir medya planlama ve satın alma ajansı tarafından yürütülüyor. Elbette ülkemizde ve dünyada hala reklam ajanslarının içinde medya bölümleri mevcut, ama reklamverenlerin görünen genel eğilimi ise, sadece bu işe odaklanmış, medya ve pazarlama uzmanlarının çalıştığı medya ajanslarından yana.
Reklamcılar, reklamverenler ve medya kurumlarının reklam bölümleri için kuşkusuz büyük önemi olan medya planlama ve satın alma işlemlerini; araştırmaya dayalı, yoğun bilgi odaklı, stratejik planlama, analiz ve uygulamadan meydana gelen süreçler dizisi olarak tanımlayabiliriz. Temel amaç, reklamverenin reklamıyla ulaşmayı istediği hedef gruba en doğru zaman, yer, mesai ve fiyatla, maliyet etkili (getirimli) ulaşabilmek.
Günümüzde iş dünyasında yaşanan değişimler, tüketici tanımlarının ve tüketim davranışlarının çeşitlenmesi, farklı tüketici beklentilerine yanıt vermek amacıyla ürün yelpazelerinin genişlemesi, ürünle tüketicinin buluştuğu noktaların gün geçtikçe çoğalması, iletişim ortamlarının sayıca ve şekil olarak artış göstermesi, medya bölümlerine düşen görevi ve sorumluluğu daha da artıyor.
Türkiye’de dünyanın diğer ülkelerinde olduğu gibi, medya planlama ve satın almanın öneminin artmaya başlamasında reklamverenlerin, reklam bütçelerinin önemli bir bölümünü oluşturan medya yatırımlarına daha bilinçli yaklaşmalarının etkisi var. Bu durumun çıkış noktası ise medyanın gelişip çeşitlenmesi ve medyaya ayrılan paranın çok daha fazla sayıda yayın organına bölünüyor olması diyebiliriz.